1187’de Hıttin Zaferi’nde Haçlı ordularını yerle bir eden ve Kudüs’ü yeniden fetheden Selahaddin Eyyubi ölüm döşeğindeyken bile etrafındakilere gerekli dersi verir. Hastalığının ağır bastığı son günlerin birinde kapısının önündeki devlet bayrağını kaldırtır, yerine kefenini astırır. Böyle hüzün verici bir görevde görevlendirdiği bayraktar, yüksek sesle ve devamlı bağırarak şu acı gerçeği dile getirir:
“Sultan Selahaddin’in dünyadaki fetihlerinden ahirete götürebileceği şey işte bu kefenden ibarettir!”
Kaynak: Dursun Gürlek, Maziye Bir Bakıver, Timaş Yayınları, 4. Baskı, Kasım 2014.





