İhracatçılar, artan rekabet ortamında kendilerinden beklenen temel işlevleri yerine getirebilmek için her geçen gün daha fazla finansman kaynağına gereksinim duymaktadır. İşletmeler arasında üretim, pazarlama, finansman, personel ve yönetim gibi temel işletmecilik fonksiyonlarının yanı sıra istihdam ettikleri personel sayısı, satış hacmi, sabit sermaye ve makine parkı değeri, kullandıkları enerji miktarı, kurulu kapasite düzeyi, üretilen katma değer, kâr büyüklüğü ve piyasa payı gibi ölçülebilen özellikleri açısından büyük farklılıklar ortaya çıkabilmektedir. Böylelikle de her işletme için “finansman” ve “yatırım ihtiyacı” değişkenlik göstermektedir.
İhracat verilerinin olumlu seyretmesi şüphesiz ki ekonomik büyüme ve yeni yatırımların artmasına ışık tutmaktadır. Finansal sistemde kurlardaki istikrarsızlık, ihracatçıları etkileyen en önemli faktör. İhracatın geliştirilmesi, ihraç edilen mal ve hizmetlerin çeşitlendirilmesi, ihraç mallarına yeni pazarlar kazandırılması, ihracatçıların uluslararası ticarette paylarının artırılması ve girişimlerinde gerekli desteğin sağlanması, ihracatçılar ve yatırımcılara uluslararası piyasalarda rekabet gücü ve güvence kazandırılması, yurt dışında yapılacak yatırımlar ile ihracat maksadına yönelik yatırım malları üretim ve satışının desteklenerek teşvik edilmesi amacıyla ülkemizde faaliyet gösteren Türkiye İhracat Kredi Bankası A.Ş. (Eximbank) hakkında birçok ihracatçının eksik bilgi nedeniyle bankanın imkânlarından etkin biçimde yararlanamadığını gözlemlemekteyiz. Verimliliğin artırılması için ihracatçıların bu konuda daha bilinçli olması gerekmektedir.
Eximbank, 2017 yılında her 100 dolarlık ihracatın 26 dolarının finansmanında aracı oldu ve yaklaşık 40 milyar dolarlık destek sağladı. Bu kapsamda Eximbank, Haziran ayında ihracatçıların kredi ihtiyaçlarını daha hızlı ve etkin şekilde karşılamak için “Portföy Garanti Sistemi”ne dahil oldu.
Finansman gücünün ve kaynaklarının yetersizliği, yeni yatırımların yapılmasını veya mevcut yatırımların modernize edilmesini önlemektedir. Küresel rekabette genel bir başarı yakalamak için, yeterli ölçekte, maliyet-kalite optimizasyonu sağlamış, verimli ve rasyonel üretim yöntemleriyle çalışan, gerekli yatırımları zamanında yapabilecek ihracatçı sayısının artması gerekmektedir. İhracatçı sektörlerin gelişmekte olan ülkelere olan ihracatının artırılabilmesi için Eximbank imkânlarının artırılmasının yanı sıra, diğer ülkelerle de kredi anlaşmaları yapılmalıdır. Sanayinin ihtiyaç duyduğu ve yeni ürün üretimi ile teknolojik gelişmenin gerektireceği girdilerin tedarikinde süreklilik ve güvenliğin sağlanması; etkinliğin ve verimliliğin artırılması, ihracatta sürdürülebilir küresel rekabet gücü artışının temini, daha fazla katma değerin Türkiye’de bırakılması ve ara malı ithalat bağımlılığının azaltılması yönünden son derece önemlidir.
Yazar: Emrah Ceylan





